Üçlü Balkan Zirvesi’ne Sırbistan Engeli

Türkiye, Sırbistan ve Bosna Hersek devlet başkanlarının katılımıyla bu ay içerisinde Sırbistan’ın evsahipliğinde yapılması planlanan zirve, Sırbistan Cumhurbaşkanlığı tarafından iptal edildi Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Lagumciya: “Bu üçlü toplantının, önümüzdeki Ocak ayı içerisinde gerçekleşmesini umut ediyorum” Sırbistan’ın Boşnak asıllı Devlet Bakanı Uglyanin: “Türkiye ile her alanda ilişkilerimizi geliştirmemiz bizim çıkarımızadır.

Türkiye, Sırbistan ve Bosna Hersek devlet başkanlarının katılımıyla bu ay içerisinde Belgrad’ın ev sahipliğinde yapılması planlanan zirve, Sırbistan Cumhurbaşkanılğı tarafından iptal edildi.

bosna-hersek-dis-isleri-bakani-zlatko-lagumdzSırbistan medyasında yer alan bazı haberlerde, Sırbistan’ın ev sahipliğinde aralık ayı içerisinde başkent Belgrad’da yapılması planlanan zirvenin Sırbistan Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamayla iptal edildiğinin duyurulduğu ifade edildi. Zirvenin iptal edilmesine neden olarak da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kosova ziyareti sırasında katıldığı mitingde,  “Kosova Türkiye, TürkiyeKosova’dır” ifadelerinin ardından Sırbistan Cumhurbaşkanı Tomislav Nikoliç’in Türkiye’den beklediği “özrün” bugüne kadar gerçekleşmemesi olduğu belirtildi.

Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Zlatko Lagumciya, konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, tüm bu gelişmelere rağmen Bosna Hersek, Türkiye ve Sırbistan arasındaki ilişkilerin geleceği konusunda iyimser olduğunu kaydetti. Daha önceki toplantılarda, zirvenin yıl sonunda yapılması konusunda anlaştıklarını kaydeden Lagumciya, şunları söyledi:

“Ancak şimdi yılın son günlerindeyiz. Bugünden sonra zirve için tarih belirlemek zor. Ancak yeni yılın hemen ardından bu toplantıyı gerçekleştireceğimizi ve bu toplantının gerekli olduğunu düşünüyorum. Bu üçlü toplantının, önümüzdeki ocak ayı içerisinde gerçekleşmesini umut ediyorum.”

Lagumciya, Bosna Hersek-Türkiye-Sırbistan ve Bosna Hersek-Türkiye-Hırvatistan üçlü toplantılarının, olumlu sonuçlar doğurduğunu vurgulayarak, “Özellikle, Bosna Hersek-Türkiye-Sırbistan üçlü toplantıları, hem daha uzun hem de daha yoğundu. Gerek dışişleri bakanları, gerekse devlet başkanları düzeyinde yapılan bu toplantılara bakılınca, toplantıların sadece bu üç ülkede değil, genel olarak bölgenin tamamında olumlu etkiler yaptığını görüyoruz” dedi.

-“Sırbistan’da her gün Türk dizilerinin sayısı artıyor”-

Belgrad Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Predrag Simiç ise ülkedeki hiçkimsenin Türkiye-Sırbistan ilişkilerinin kesilmesini desteklemediğini vurgulayarak, buna örnek olarak Sırbistan’daki televizyon kanallarında sayıları hergün artan Türk dizilerini örnek gösterdi.

Simiç, Sırbistan yönetiminin Başbakan Erdoğan’ın ifadelerinden dolayı yaralandığını öne sürerek, “Bu nedenle şu anda Sırbistan’ın girişimde bulunmasını beklemek yanlış. İşbirliğinin onarılması için ilk adımı Sırbistan’ın atacağını düşünmüyorum” dedi. Üçlü zirvelerin ve dışişleri bakanları seviyesinde yapılan toplantıların işbirliği adına olumlu etkileri olduğunu kabul eden Simiç, şunları söyledi:

“Sırbistan’daki iki İslam Birliği (Diyanet), geçmişe oranla bugün daha iyi ilişkilere sahip. Bunun, Türkiye’nin bir hizmeti olduğuna inanıyorum. Öte yandan, bugün çok daha az sorun ve olay var. Bu süreçte, Sırbistan da Banya Luka yerine Saraybosna’ya gitmesi gerektiğini anladı. Bosna Hersek’i bir devlet olarak tanımak konusunda Sırbistan’ın bir sorunu yok artık.”

Bosna Hersek’in eski Ankara Büyükelçisi Hayrudin Somun da Bosna Hersek,Türkiye ve Sırbistan arasında toplantıların durmasının iyi olmadığını söyledi.

Zirvenin iptal edilmesine dair sebepleri yorumlamak istemediğini belirten Somun, “Ancak şunu söyleyebilirim ki; sorumluluk tek bir tarafa yüklenemez. Bu sorunu çözüme kavuşturmanın sorumluluğu her üç ülkenin liderlerine ait” dedi.

-“Zirvenin iptali ilişkilere zarar verecek”-

Sırbistan’ın Boşnak asıllı Devlet Bakanı Süleyman Uglyanin de AA muhabirine yaptığı açıklamada, üç ülke arasında işbirliğinin olmadığı hergünün zarar olduğunu söyledi.

Üçlü zirvenin iptal edilmesinin, bölgesel işbirliğinin yanı sıra hızlı ekonomik büyümeye sahip, gelişmiş bir ülke olan Türkiye ile Sırbistan arasındaki işbirliğine de zarar vereceğini vurgulayan Uglyanin, “Türkiye’yi iyi tanıyan bir insan olarak,Türkiye’nin Sırbistan’a ve Sırbistan’da yaşayan insanlara yönelik olumlu bir duruşa sahip olduğunu savunuyorum” dedi. Uglyanin, şöyle devam etti:

“Sırbistan’daki medyanın, Başbakan Erdoğan’ın ifadelerini yanlış yorumladığını düşünüyorum. Bu konu hakkında, diğer bakanlarla da görüştüm. Aynı zamanda,Türkiye ile ilişkiler konusunda Cumhurbaşkanı Nikoliç’le de görüşmek istiyorum.Türkiye ile her alanda ilişkilerimizi geliştirmemiz bizim çıkarımızadır. Sırbistan’a yönelik kötü niyetleri olanlar, Başbakan Erdoğan’ın ifadelerini olabilecek en kötü şekilde yorumladılar. Bu ifadeler, dost olmayan medya tarafından abartıldı. Bu insanlar, büyük bir zarara yol açtı.”

-Üç yılda üç liderler zirvesi yapıldı-

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun girişimleri sonucu 1990’lı yıllarda savaş halinde bulunan Sırbistan, Bosna-Hersek ve Hırvatistan ile üçlü görüşmeler, başlatılmıştı. İlki 10 Ekim 2009’da başlatılan ve Türkiye-Sırbistan-Bosna-Hersek, Türkiye-Bosna-Hersek-Hırvatistan dışişleri ve devlet başkanları düzeyinde gerçekleştirilen görüşmelerde, Sırbistan-Bosna-Hersek ve Hırvatistanarasındaki birçok sorun çözülmüş ve barışın tesisi adına önemli adımlar atılmıştı. Bu görüşmeler, geçen yıl Sırbistan’da AB yanlısı Cumhurbaşkanı Boris Tadiç’in seçimi kaybetmesinin ardından kesintiye uğramıştı.

Bosna Hersek, Sırbistan ve Türkiye arasında, devlet başkanları düzeyinde üç yılda üç zirve gerçekleştirildi. İlki, Türkiye’nin evsahipliğinde 2010’da İstanbul’da yapılan zirveyi, 2011’de Sırbistan’da ve 2013’te Ankara’da yapılan zirveler takip etti. Devlet başkanları düzeyindeki zirvelere, Türkiye ve Sırbistan cumhurbaşkanları ile Bosna Hersek Üçlü Devlet Başkanlığı Konseyinin üç üyesi katılıyordu.

Devlet başkanlarının katıldığı üçlü zirvelerin yanı sıra, üç ülke dışişleri bakanları da bu süre zarfında on kez bir araya gelerek danışma toplantıları gerçekleştirdi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün evsahipliği gerçekleştirilen ilk zirveye, eski Sırbistan Cumhurbaşkanı Boris Tadiç ve eski Bosna Hersek Üçlü Devlet Başkanlığı Konsey Başkanı Haris Silayciç katılmıştı. Zirvenin ardından imzalanan İstanbulDeklarasyonu’nda, gelecek iki yıl içerisinde Bosna Hersek ve Sırbistan’da da üçlü zirvelerin düzenlenmesi, Sırbistan Cumhurbaşkanı Tadiç’in Başbakan Erdoğan ile Srebrenitsa’yı ziyaret etmesi ve Bosna Hersek Üçlü Devlet Başkanlığı Konseyi’nin üç üyesinin Belgrad’ı ziyaret etmeleri konusunda uzlaşılmıştı.

İstanbul Deklarasyonu’nun imzalanmasının iki ay sonrasında, zirve ilk meyvelerini vermeye başlamış, dönemin Sırbistan Cumhurbaşkanı Tadiç, Başbakan Erdoğan ile 11 Temmuz 2010’da Bosna Savaşı sırasında 8 bin Boşnak erkeğin katledildiği Srebrenitsa’yı ziyaret etmişti. Tadiç, burada yapılan zulümlerden dolayı özür dilemiş ve Sırp General Ratko Mladiç’in tutuklanması sözü vermişti. Tadiç, verdiği sözü yerine getirmiş ve “Bosna Kasabı” lakaplı Ratko Mladiç, Mayıs 2011’de yakalanmıştı.

Üçlü zirve ve dışişleri bakanları toplantıların karşılıklı ilişkilere bir diğer katkısı ise Bosna Hersek’in ilk kez Belgrad’a büyükelçi ataması oldu. Ankara’da, Şubat 2010’da bir araya gelen üç ülkenin dışişleri bakanları, büyükelçinin atanması konusunda uzlaşmış ve uzlaşmanın üç ay sonrasında Borişa Arnaut, dönemin Sırbistan Cumhurbaşkanı Tadiç’e akreditasyon mektubunu sunarak, görevine başlamıştı.

AA

Ayrıca Bakınız

Sırbistan Başbakanı: “Bosna Hersek’le İlişkiler 22 Yıl Öncesine Döndü”

Sırbistan Başbakanı Aleksandar Vuçiç, soykırım davası meselesi nedeniyle ülkesinin Bosna Hersek’le olan ilişkilerinin 22 yıl …