Bosna’ya turist olarak gelin ama, turist olarak kalmayın

Bosna Hersek’teki son olaylara dair yazdığım bir çok şey var. Genelde olan biteni aktarıyorum ama bazen de kendi, şahsi düşüncelerime, yorumlarıma yer veriyorum. Onlardan bir tanesi de aşağıdaki yorumumdu:

‘’ Bu olaylar Türkiye’ye de bir mesaj olmalı. Kardeş belediyeler artık köprü, çeşme yapmayı bırakmalı, insanlara iş olanaklar sağlamalı. İnsanların karnı açken, koca koca yapılan kültür, spor komplekslerini doldurmazlar.’’

Özellikle bu yorumumu seçtim çünkü bu yoruma iki farklı eleştiri geldi ve o eleştirilere dair düşüncemi belirtmek istiyorum.

Birincisi Boşnaklarda gelen eleştiri ‘’Türkiye veya başka biri bize yardım etmek zorunda değildir. Bu bizim sorumluluğumuzdur’’ şeklindeydi.

İlk başta kimse kimseyi bir şeye zorlamıyor yahut emir vermiyor. Eğer Türkiye Bosna’yla yakından ilgilenen bir ülke olmasaydı, ben de bu tarz bir ‘’mesaj olmalı’’ yorumu yapmazdım. Ama hepimiz biliyoruz ki Türkiye Bosna’yla yakından ilgileniyor ve başarılı veya başarısız Bosna için bir şeyler yapmaya çabalıyor. Durum böyle iken ortada harcanan büyük bir enerji var. Ama o enerjinin yanlış yönlendirmesiyle yapılan işler gerektiği kadar Bosna’ya etki ve katkı sunmamaktadır. Yani bir nevi enerjinin çoğu boşa harcanıyor. Bir tane TİKA yetmez, tüm sorumluluğu TİKA’ya yüklemek de haksızlık olur. Ayrıca Bosna’da sadece o iş yapmıyor, kaç tane yapılmış çeşme, camii, kültür, spor merkezi var. Asıl onlardan bahsediyoruz. Türkiye tarafından, kişi veye kurumlar olarak, yapılan tüm yatırımları toplasak sonucunda gereken etkiyi maalesef göremiyoruz. Neden? Çünkü Bosna’nın en büyük derdi işsizlik ve asıl yoğunlaşması gereken nokta o. İnsanların karnı açken yanından geçtikleri çeşmenin kimin yaptırdığını çok da umursamazlar.

İkinci eleştiri ise Türklerden ‘’Ama Bosna hükümetini eleştirmiyorsun’’ şeklinde geldi. Bu olaylar çıkmadan önce bile Bosna hükümetini, hatta Boşnak halkını da o kadar çok eleştirdiğim yazılarım, yorumlarım oldu ki… Bazen ben eleştirir, Türk arkadaşlarım savunurlardı. Tek bir cümleyi temel olarak alıp eleştiri yapmak geçerli bir eleştiri sayılmaz. Konuları tek tek yorumladığım için yukarıdaki ‘’mesajımda’’ Türkiye’nin yaptığı işlere değindim. Ama bu Bosna hükümetini de eleştirmediğim anlamına gelmez. O yüzden bazen eleştiri yapılırken eleştirilen insanın anlık duruşu değil, genel duruşuna bakılmalıdır diye düşünüyorum.

Eleştiriler de her zaman iyi gelir, düşünceleri daha geniş açıdan değerlendirmemize yardımcı olur.

‘’Mesaja’’ dönecek olursak… Evet, Türkiye’ye mesaj olmalı demiştim ve hala öyle düşünüyorum. Bosna savaş dönemini atlattı, içimizde geçmeyecek yaralar olsa da ağladığımız günleri atlattık, artık iş yapma zamanıdır. Başta Boşnaklar için, sonra da bir şeyler yapmak isteyen ve her zaman yanımızda olan Türkler için.

Mesela…

Bosna’ya turist olarak gelin ama, turist olarak kalmayın.

Yazar: Emine Ş. Kaşlı

Kaynak: on5yirmi5.com

Ayrıca Bakınız

‘Gizemli’ Bosna Piramitleri’ne turist akını

“Bosnalı İndiana Jones” olarak da bilinen arkeolog Semir Osmanagic’in ortaya attığı ancak varlığı konusundaki tartışmaların …