DOĞUYU KURTARAN BOŞNAK

Filistin’de, Akka kalesinin önlerindeydi. Yıl 1799’u gösteriyordu. 29 yaşındaydı. Kendini Tanrı bilmiş. Akka’ya ulaşana dek Avrupa’ya boyun eğdirdi, Venedik Cumhuriyetini tarihe gömdü, Malta şövalyelerini dize getirdi, Papa’nın İtalya’sını ve Dalmaçya sahillerini ezdi geçti, Mısır’ı işgal etti, Filistin’in birçok şehrini yaktı. Sadece yenmek için yaratıldığını bilen bu Fransız, 60 bin kişilik ordusuyla küçücük Akka kalesinin önündeydi şimdi.

Akka ise bir avuç asker ve ihtiyar bir paşa tarafından müdafaa ediliyordu. 80 yaşında bir ihtiyar. Cezzar lakaplı. Osmanlıya isyan eden bedevileri bastırırken almıştı kasap anlamına gelen bu lakabı. Adı Ahmet Paşa. Napolyon Bonaparte komutasındaki Fransız ordusu 1798’de Mısır’ı işgale başlayınca, Osmanlı Devleti tarafından özel olarak görevlendirilen Cezzar Ahmed Paşa. Bosna doğumlu.

Napolyon ile Cezzar Ahmet Paşa. Biri gücüyle, öteki gökten gelen kararla duruyordu karşı karşıya. Biri Avrupa’ya yaptığını Doğu’ya da yapmak, öteki Doğu’ya yapılacak olanı yaptırmamaya kararlıydı. Şeytan vazifesini yapıyor diye biz vazifemizden geri kalacak değiliz ya!

“İşte kalenin duvarları önüne geldim. Bir ihtiyarın geri kalmış birkaç günlük ömrünü almak bana bir şey kazandırmaz. Seninle savaşmak istemiyorum. Benimle dost ol ve kaleyi teslim et!”, şeytanın teklifine Ahmet Paşa’nın cevabı:

“Hamdolsun gücümüz yetiyor ve elimiz silah tutuyor. Geri kalmış birkaç günlük ömrümüzü de, küffar ile cenklerde geçiririz!”

Savaşın 64. gününde askerlerine ‘kaçın’ emrini vererek bir korkak gibi savaş meydanını bırakan Napolyon, ‘Bu Türklerle başa çıkılmaz. Eğer Akka’da durdurulmasaydım bütün Doğuyu ele geçirirdim,’ diyecektir.

Tarih Cezzar Ahmet Paşa’yı bilir, sizde bilin istedim.

Samir Vildić